Envai çeşit aşk çeşidini bu blogta bulabilirsiniz.

24 Mayıs 2016 Salı

Toplara gelesin adam!

 Erkeklerden en nefret ettiğim dönemdeyiz diyebilirim .Bi hater olarak yaşadığım şu günlerin tam olarak sebebi Bay Ego!.
    Bay Ego ile üniversiteye ilk başladığım yıl tanıştık. Aslında ben kendisini zaten tanıyordum . Bi kız arkadaşımın çok aşık olduğu en yakın arkadaşıydı. Kız her gün ama her gün anlatırdı. Çocukta tabi bunu en yakın kız arkadaşı olarak görüyor.
    Çocuk dediysem bi içim su, Allah yaratmış, al demiş bak demiş, neler yapabileceğimi gör demiş. Boy pos endam.. Kapkara kaşları, kapkara gözleri var. Teni de böyle ''Beni kokla kokla doyama'' beyazından. O gözlerden gelen kirpiklerin her kıvrımı doğanın ayrı bir harikası. Her gün gidip tur düzenlesen yine de bir daha istersin. Elleri... Kurduğu her cümleyi doğrularcasına , alıp alnına kazırcasına hareket eden elleri... Çin Seddi neymiş uzaydan baksan ilk onu görürsün zaten başka bi şeye bakmasan da olur. Yareppim sen bi insanın sesine nasıl böyle güzel bi tını verebilirsin. Hani Şems duysa ''Mevlana kim?'' der. ''Bana onu verin.'' Fenafillaha ulaşır, dünyevi zevkleri bir yere bırakıp, bir üzüm tanesiyle kırk gün inzivaya çekilirsin de yine de sana koymaz. Üzerine gazeller kasideler dökülür. Onu gören zaten Allahın sevgili kulu.. Bi de sol yanağına konan o gamzesi var ki... Hani şair diyor ya '' Bir bakardım eğilmiş su içiyor gamzenden kuşlar, bir bakardım gözlerinde güneşli ve sıcak bir humma..'' Gökleri yarıp bir damla yağmur damlası olsam da saklansam o sol yanağındaki gamzesine..
  Her neyse ben üniversiteye başladım Adanada. Nasıl oldu bilmiyorum memlekete tatile gelince kendimi Bay Ego ile kafede saatlerdir otururken buldum. O da İstanbulda okula başlamış tabi o sırada . Adamın aile durumu gayet iyi, yakışıklı mı yakışıklı , Elektrik Elektronik Mühendisliği okuyor filan özel bir üniversitede keyfine diyecek yok.
  Ama bi şey diyeyim mi: o gün hayatımın en böyle yoğun duygulu günlerinden biriydi. Ya belki 7-8 saat oturduk konuştuk kafede. Hatta bi ara sıkıldık napsak diye gittik yürüdük beraber sonra geri döndük kafeye yine oturduk . Yani ''Bi ömür ayırmasam bunu yanımdan, hep böyle dursa karşımda, o hep konuşsa da ben alık alık dinlesem.'' dedim. Tabi artık eve dönüş vakti geldi çattı. Ama biz eve gittikten sonra bi de kaç saat telefonda konuştuk. Biz böyle saatlerce telefonda filan konuşurduk hatta laf bitmezdi. Memlekette yaptığım en güzel tatildi üniversiteyi kazandıktan sonra. Bi gün erkek kardeşim ve en yakın arkadaşlarımdan komşumuzun kızıyla beraber de buluştuk. Bi gün de benim minnak erkek kardeşimle 3 ümüz buluştuğumuz gün ben buna bi kupa bardağı hediye ettim. Hani geceleri geç uyuyor, kahve içer çay içer de beni hatırlar diye. Param da yok fakir fakir ucuz bi şey almıştım ezik gibi. Yani kısaca kısa sürede çok şey paylaştık. Flörtleşiyorduk ama sevgili değildik. Hani böyle ilişkinin ilk aşamaları var ya hah! Bizimki orda kaldı.
 Tabi ben nerden bileyim onu son görüşüm olacağını...

0 yorum:

Yorum Gönder

© 2011 Meşhurdur Aşklarım, AllRightsReserved.

Designed by ScreenWritersArena